- Email: info@sidekresbursa.com.tr
- Telefon: 0551 511 14 16
- Telefon: 0224 413 91 20
Tuvalet eğitimi; çocuğun uyku ve uyanıklık durumunda dışkı ve idrar kontrolünü kazanması, yardım ve anımsatma olmadan tuvaletinin geldiğini fark ederek, tuvalete gidip gereksinimini gidermesidir. Bir başka değişle ‘çocuğun mesane ve bağırsak kontrolünü hem gündüz, hem gece sağlayabilmesi ve bu işlevi bağımsız olarak gerçekleştirebilmesidir’. Sağlıklı çocuklar eninde sonunda bu süreci geçerek tuvalet eğitimini tamamlamaktadırlar. Ancak çocuğun bağımsızlığını en fazla destekleyen dönem olması sebebi ile bu süreçte çocuk üzerinde baskı kurulması ve anne-baba ile çocuk arasındaki güç mücadelesi, ebeveyn-çocuk ilişkisini kötü etkileyerek işeme bozuklukları, enürezis, enkoprezis gibi istenmeyen durumlara yol açabilir
Tuvalet eğitiminin başlayacağı dönem 1-3 yaş aralığına denk gelmektedir. Bu dönem (1-3 yaş) çocuğun kendini fark ettiği dönemdir. Tuvalet eğitimine ne zaman başlanacağı konusunda her çocuk için geçerli bir tarih yoktur. Geçmiş yıllarda daha erken yaşta başlanan tuvalet eğitiminin başlangıç yaşı gittikçe ileri döneme kaymıştır. 1940’larda tuvalet eğitimi 18 ay altında başlarken, Batı kaynaklı yapılan yeni çalışmalarda bu eğitime artık 21 ve 36 ay arası başlandığı gösterilmektedir. Son zamanlarda yapılan çalışmalarda, 36. ayda tuvalet eğitimini tamamlama oranı %40 ile %60 arası olarak gösterilmiştir. Ek olarak belirtmek gerekir ki gelişimsel olarak normal olan çocuklarda eğitim süresince %29’unda tuvalete gitmeyi reddetme, %14,1’inde eğitimde geriye dönüş, %7,9’unda ise tekrar bez bağlanmasını isteme görülmüştür.
• Basit direktifleri takip etmesi
• Bağımsızlık gösterebilmesi ve “hayır’’ diyebilmesi
• Düzenli ve tahmin edilebilir bağırsak hareketlerinin olması
• Anne babayı taklit etmesi
• Kendi başına giysileri çıkarıp/giyebilmesi
• Oturağı kullanmaya ilgili olması
• 2 saat boyunca altının kuru kalabilmesi ve ıslak alt bezinin azalması
• Yürüme, oturma ve çömelme gibi kaba motor becerilerin gelişmesi
• Boşaltım gereksinimini sözlü ya da sözlü olma yan iletişim yöntemleri ile anlatabilmesi
• Kirli alt bezinden rahatsız olması ve hemen değişmesini istemesi
Tuvalet alışkanlığını çocuğa vaktinden önce kazandırmaya çalışmak uzun süre devam edebilecek korku ve çatışmalara neden olma riskini beraberinde getirir. Tuvalet alışkanlığı kazanmada ebeveynlerin çocuğu cesaretlendirici ve özendirici bir tutum takınmaları oldukça önemlidir. Oturak ve iç çamaşırı kullanımı çocuğa bir ayrıcalık gibi sunulmalıdır. Bir oyuncak yardımı ile oturak kullanarak tuvalet alışkanlığı ile ilgili oyun oynatmak da yardımcı olabilir. Çocuğun oturağa oturma alışkanlığını kazandırmak için başlangıçta giyinik olarak oturağa oturtulabilir. Tuvalet eğitiminde çok katı ve baskıcı tutum sergilenmesi, çocuk istismarı sayılabileceği gibi, yetişkin döneminde mükemmelliyetçilik, aşırı titizlik gibi eğilimlere olasılık verebilir. Çocuğun durumuna göre baskıcı olmayan bir tutumla tuvalet eğitimi vermek gerekir. Ayrıca çocuğun gizliliğine de özen gösterilmelidir.
Çocuklar genellikle ikinci yaş sonunda dışkılarını, üçüncü yaş sonunda idrarını tutmayı öğrenirler. Ancak dört-beş yaşına gelinceye kadar gündüzleri, sıklıkla da geceleri altını ıslatabilirler. Anne babalar bu çocuklara karşı anlayışlı olmalı, onları azarlama, suçlama, cezalandırma gibi davranışlardan kaçınmalıdır. Aksi takdirde çocukta, idrarını tutma, yalnızca beze idrar yapma konusunda ısrar etme, idrar kaçırmalar sonrasında panik ataklar, hıçkırık ve öfke nöbetleri görülür, çocuğun ve ailenin işlev düzeyi bozulabilir ve fiziksel istismara yol açabilir. Çocuğun hastalığı, ebeveynlerin boşanması, yeni kardeşin olması, taşınma, yakın zamanda tatile gidilecek olması tuvalet eğitiminin başarısını engelleyebileceği için tuvalet eğitimini ertelemek gerekebilir.
Tuvalet eğitimi verirken uygun bir yöntem seçilmeli ve bu yöntem değiştirilmemeli, günlük boşaltım rutinine göre çocuğun 1-2 saatte bir düzenli olarak tuvalete oturtularak dışkı ve idrarını yapması beklenmelidir. Tuvalet eğitimine başladıktan sonra çocuğa kesinlikle bez takılmamalıdır. Eğer bez gündüz çıkarılıp gece takılırsa çocuk idrarını ne zaman tutup ne zaman bırakacağı konusunda kararsızlık yaşar. Eğer çocuk dışkı ve idrarını tuvalete yapmaya direnç gösterirse eğitim durdurulmalı, 30-60 gün süre beklenip ve yeniden başlanmalıdır. Çocuğun dışkısından iğrenmemesi için ”çok kötü kokuyor”, ”pis oldu” gibi olumsuz sözel ve beden dili ifadelerinin kullanılmaması gerekir. Kazalardan sonra çocuk, dışkı veya idrarını tuvalete yapma konusunda teşvik edilmeli, ödüller kullanılmalıdır.
Dikkat: Gece mesane kontrolü aylar veya yıllar sonra tamamlanır ki bu da 5-7 yaş civarına denk gelmektedir.
Tuvalet eğitimi süresince bazı çocuklar dışkı tutmayı ve söylemeyi öğrenmesine rağmen bez bağlanmasını isteyebilmektedir. Bu durum geriye dönüş (regresyon) olarak adlandırılmaktadır. Tuvalet eğitiminin normal bir parçası olarak kabul edilmekle birlikte, sık tekrarlaması ana-babalarda kafa karışıklığına ve üzüntüye yol açmakta, tuvalet eğitimini baskı altında sürdürmelerine neden olmaktadır.
Schonwald ve arkadaşlarının yaptıkları kesitsel bir çalışmada, işeme ve dışkılama problemleri nedeniyle başvuran çocukların, tuvalet eğitimi süresince daha zor adapte olan, daha çok direnç gösteren çocuklar olduğu saptanmıştır. Geniş bir uzun dönem çalışmada, dışkılamada geri dönüş yaşayan çocukların daha çok ağrılı barsak hareketleri ve ağrılı defekasyon öyküsü olan çocuklar olduğu görülmüştür. Bu nedenle dışkılama alışkanlığında geriye dönüş yaşayan çocuklarda kabızlığın tedavi edilmesi bu durumun sıklığını azaltmada önemli bir etkendir
Dikkat: Oyun sırasında dışkısını tutanların %31,2’sinde 18-24 ayda ve %31,2’sinde 25-36 ayda tuvalet eğitimine başlandığı görülmüştür. Bu oranlar 36 ayda başlayanlara göre yüksektir. Sonuç istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.
Dikkat: Türkiye’de yapılan bir çalışmada çocukların var olan işeme ve dışkılama yakınmaları sorgulandığında %15,3’ünde kabızlık, %41,2’sinde aciliyet, %20,9’unda oyun sırasında idrar tutma, %13,6’sında gece idrar kaçırma, %12,4’ünde tuvalete yetişemeden idrar kaçırma olduğu görülmüştür. Çocukların %20,2’sinde hem işeme hem dışkılama sorunu mevcutken sadece %41’inde hiçbir yakınma bulunmamaktadır.
Tuvalet eğitimi ve işeme-dışkılama problemleri sürecinde en çok uygulanan yöntemlerin rehberlerce de önerilen “düzenli aralıklarla tuvalete/lazımlığa götürmek (%80,8)” ve “tuvaletin nasıl yapıldığını göstermek (%70,1)” olduğu saptanmıştır. Önerilmemesine rağmen “çocuğa aralıklarla tuvalet ihtiyacı olup olmadığının sorulması (%70,1) sıklıkla uygulanmıştır. Günün bazı zamanlarında bezin çıkarılması (%14,7), bol su içirme (%2,3) ve cezalandırma (%1,1) yöntemleri ise tuvalet eğitimi ve işeme- dışkılama problemleri süresince önerilmemektedir ve aileler tarafından diğer yöntemlere göre daha az tercih edildiği saptanmıştır.
Özellikle işeme ve dışkılama yakınmalarının en sık görüldüğü zaman olan, çocukların tuvalet ihtiyacını bağımsız olarak gidermeye başladıktan sonraki ilk birkaç yıl süresince; rutin kontrollerde idrar tutma, idrar kaçırma, gece işemeleri, barsak alışkanlıkları hekimler tarafından özellikle sorgulanmalıdır.
Psikolog Hivda Ancu
KAYNAKÇA
Esra, Ö. (2017). Tuvalet Eğitimi Tamamlanmış Çocukların, Dışkı-İdrar Kontrolü ve Tuvalet Becerisi Kazanmalarını Etkileyen Faktörlerin ve Etkilerinin İncelenmesi, Maltepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Programı Yüksek Lisans Tezi, İstanbul.
Köstekçi, Y.E. (2019). 5-7 Yaş Arası Sağlıklı Çocukların Tuvalet Eğitimi Süreçleri ve Süreç Sonrası Karşılaştıkları İşeme-Dışkılama Sorunlarının Değerlendirmesi Bu Sorunların Yaşam Kalitesi Üzerindeki Etkilerin Araştırılması. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Tıpta Uzmanlık Tezi, Ankara.
Öncül, N. , Özkan, Ş. Y. (2021). Bir Meydan Okuma: Geleneksel Tuvalet Eğitimine Karşı Yoğun Tuvalet Eğitimi. Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi; 17(2): 350-374.
Deniz, Ç., Görak, G. (2018). Çocuklarda Tuvalet Eğitimi ve Kullanılan Yöntemler. Journal of Academic Research in Nursing, 4(1),59-64. doi.org/10.5222/jaren.2018.059.
Sureshkumar P, Craig JC, Roy LP, Knight JF. Daytime urinary incontinence in primary school children: a population-based survey. J Pediatr. 2000;137(6):814-818.
Schultz-Lampel D, Steuber C, Hoyer PF, Bachmann CJ, Marschall-Kehrel D, Bachmann H: Urinary incontinence in children. Dtsch Arztebl Int 2011; 108(37): 613–20. DOI: 10.3238/arztebl.2011.0613.
Anaokulunda yaşamanın maliyeti hakkında en son bilgileri, desteği ve rehberliği edinin.
İletişim ve Randevu
Yorum yapmak için iletişime geçin